18 Haziran 2012 Pazartesi

M. Demirkanlı'yı İstanbul 2. Sulh Ceza Mahkemesi'nde yargılatan belge




Coşkun Büktel · 29 abone
16 saat önce · 
  • Mustafa Demirkanlı bana her başlık altında, başlık konusunu saptırarak, Hilmi Bulunmaz'ın küfürlerini niye kınamıyorsun, hadi erkeksen kınasana, arkadaşının küfürlerini kınadığını açıklayamazsın, di mi? tarzında laflarla, beni Hilmi Bulunmaz küfürleri hakkında kınama açıklaması yapmaya zorlar. Ne zaman sıkışsa, konuyu cevaplamak yerine, konuyu Hilmi'nin küfürlerine saptırır; bunu sayısız defa yaptığı için, arşivlerimiz onun bu meşhur saptırmasının örnekleriyle doludur. Ama o böyle yapıyor diye ben de onu taklit etmeye, aynını yapmaya kalkışamam herhalde... Ben Mustafa'yı, kankası Orhan Alkaya'nın bana yönelik küfürleri için kınama açıklaması yapmaya asla zorlamadım. Neden mi? Çünkü ben evrensel hukuk ilkelerine saygılı bir insanım, öyle Mustafavari biçimde, hukuksuz, mantıksız ve tutarsız taleplerde bulunamam. Mustafa evrensel hukuk ilkelerini çiğnemekte (bir hukuk öğrencisi olmasına rağmen) sakınca görmeyen hukuk dışı bir arkadaşımız olduğu için, Anayasamızın da ana kurallarından biri olan "Hiç kimse fikir ve kanaatlerini açıklamaya zorlanamaz" ilkesini düşman saydığı Büktel'in karşısında rahatça çiğneyebilir. Çünkü o, belli ki, hukukun evrensel ilkeleriyle (hukuk felsefesiyle) ilgilenmek yerine, hukuktaki usül canbazlıklarıyla ilgilenmeyi tercih etmektedir. Ben ise Mustafa'yı kankası Orhan Alkaya'nın küfürlerini kınamaya asla zorlamadığım gibi, kınamadığı için suçlamaya da kalkmam. Çünkü "suçun şahsiliğini" belirleyen evrensel hukuk ilkesine de saygılıyım. Suç, ancak suçu işleyen şahsı bağlar ve suçu işleyen şahıstan hesap sorulur.

    Ama ben
    Mustafa'yı Yücel Erten'in "ortada sandık sike sike usandık, dalyarak, dörtveren, Çüktel" gibi küfürleri nedeniyle rahatça suçlarım. Çünkü Mustafa bu küfürleri mazur göstermeye çalışan bir yazı yazarak, bu küfürleri eylemli olarak savunmuş ve suça katılmıştır. (İşte Yücel Erten küfürlerinin ve Mustafa'nın o küfürleri savunmasının belgesi: www.coskunbuktel.com/buktelyildizsahnesikapatmasi.htm)

    Ben Hilmi Bulunmaz'ın son derece şiddetli öfkesini "anlayabilen" yakın bir arkadaşıyım. Ama onunla aramızda pek çok ortak yön bulunmasına karşın, pek çok farklılık da vardır. Kimse beni bu farklılıkları açıklamaya zorlayamaz. Ama ben Hilmi'nin pek çok yazısını beğendiğim için ya yayınladım ya da link verdim. Mustafa, Hilmi'nin bence beğenilmiş ya da yalnızca link verilmiş yazılarını link vererek gündeme getirip benden o yazıların hesabını sorsaydı, elbette hesap verirdim. Ama o, benim link bile vermediğim yazılardan seçtiği küfürleri kaynak göstererek ya da göstermeksizin sıralayarak, beni o küfürleri kınamaya zorlamak, kınamadığım için suçlamak gibi hukuk dışı, mantıksız ve tutarsız yöntemleri tercih etti her zaman. Yarın öbürgün Mustafa'nın hukuk adamı olarak karşımıza çıkacağını ve Mustafagillerin sayısını düşününce, insan bu memleket adına umutsuzluğa kapılmaktan nasıl korunacağını bilemiyor.

      • Coşkun Büktel Orhan Alkaya'nın küfür belgeleri için, bakınız: http://www.facebook.com/coskun.buktel/posts/400156570036414

      • Tunç Yaşar Sayın Büktel bir sorum olacak. Size küfürler eden twitter hesabının gerçekten Orhan Alkaya' ya ait olduğundan emin misiniz? Çünkü siz de iyi biliyorsunuz ki, sosyal medyada bu tarz birçok hesap söz konusu. Tanınmış kişilerin isimlerini alarak, onlar adına konuşan birçok insan var. Ben mevzu bahis twitter hesabını inceledim, o şahsın Orhan Alkaya olduğundan tam emin olamadım.

      • Coşkun Büktel Bırakın da bunu takma isimli vandallar yerine, Orhan Alkaya kendisi söylesin!

      • Uğur Küçük 
        Tunç YAŞAR boşver kardeşim, bu zaat kendi profilinin bile gerçek olup olmadığının ayrımında değil, gerçek insanları bile canı sıkılınca, sahte , linçci diye itham ediyor. Bir insanda güven sorunu varsa, ne söylesen nafile, insan önce kendine, sonra insanlara güvenecek, hayat içinde çürük elmalar olsada sosyal bir olgudur sonuçta, insanlara küfretmek, suçlamak kolay olan, birlik, beraberlik içinde sanat adına ve insanlık adına bir şeyler yapmaya çalışanı ise her zaman ayakta alkışlamaya devam edeceğiz.


      • Mustafa Demirkanlı 
        Arkadaşlar, bu geyik muhabbetini bırakın... Ben utanıyorum ama Büktel bu şahsı arkadaşım olarak lanse etmeye utanmıyor... size kendi sesiyle ve görüntüsüyle sunuyorum: İşte Büktel'in kankası. "Ama her şeye karşın konu tiyatroysa iktidarda olan yönetim, Milli Görüş tabii ki tiyatroya müdahale etmeli…" Bu ana fikir... Bu görüşleri: Hilmi Bulunmaz: "…tiyatroyla ilgilenmeye başladılar bunu da çok mantıklı buluyorum. Benim sosyalist olmam, benim kaba dille söylersek Fettullahçılığa karşı olmam, kaba dille söylersek Milli Görüşe karşı olmam, Akepeye karşı olmam bu ülkenin realitesini değiştirmez. Bu ülkenin realitesi Adalet ve Kalkınma Partisi'ni iktidara getiren bir realite, dolayısıyla AKP'li, milli görüşten feyiz alan, Fettuhlahizmden feyiz alan kitlelerin tiyatroyla ilgilenmesi ve Şehir Tiyatroları'ndaki müstehcen , erotik oyunlara karşı tavır takınmalarını da son derece de doğal, doğru ve kendi açılarından da haklı buluyorum. .. Milli görüş politikasıyla hareket eden ve iktidarda bulunan bu mantığı, tırnak içinde bu bağlamda destekliyorum… Ama her şeye karşın konu tiyatroysa iktidarda olan yönetim, Milli Görüş tabii ki tiyatroya müdahale etmeli…" Bunlar da benim gördüklerim... Bir tuhaf durum, sosyalist olduğunu iddia eden, Büktel'in kankası, elmas kalemleri uluslararası taciri bu lafları edebiliyor, Büktel de net bir ifade kullanmadan, desteklerim de desteklemediklerim de var diyebiliyor… Yukarıdaki mantık ya, ya da sığmaz… Çünkü "Günlük Müstehcen Sırları" tıpkı İskender Pala gibi izlemeden eleştiriyor, müstehcen sözcüğüne birde "erotik" sözcüğünü katabiliyor, yuhh denir hatta ohaa denir. Garibim oyunu izlese acaba yüzü kızarır mı? Sanmıyorum… Oyunu burada anlatmayayım, anlatıp da ikisinin de yüzünü kızartmayayım. Benim arkadaşım olsa bu saniyede ilişkimi keserim… " Ama her şeye karşın konu tiyatroysa iktidarda olan yönetim, Milli Görüş tabii ki tiyatroya müdahale etmeli…" diyen birine en azından tiyatro adına selam bile vermem… Ama benim adım Coşkun Büktel değil… O konuya ittifaklar açısından bakar… Büktel'in ne yaptığı da umurumda değil… Dün, Hilmi'yi aşil topuğum olma diye suçlamıştı ve bunu çoktan unuttu… İlgilenenler Hilmi'nin bloğuna girip baksın ve not alsın kaç haber Haber Vaktim'den? Bu yazışmaları okuyanlar baksın ve dönüp Büktel'e sorsun: "Abi, şaka mı bu? Demirkanlı yine mi yalan söylüyor?" diye sorsunlar, sonra Büktel'in suçlamalarına bir daha baksınlar…

        Bütününü izleyip, Coşkun'un bu adamın neyine destek olduğunu anlamak için şu linke göz atmak gerekiyor sanırım, göz atarsanız Büktel'i de daha doğru algılayacaksınız. http://tiyatroyun.blogspot.com/2012/06/linc-kampanyasi-ana-sponsoru-tiyatro_17.html

        Büktel'in Hilmisi işte bu… Hilmi'nin Büktel'i kimdir bilemem…
        Haber Vaktim'le yatıp kalkan, "Günlük Müstehcen Sırlar"a "erotik" diyenlerin beynindeki müstehcenliği de algılamak sanırım tiyatroyla ilişkisi olanlara kalıyor... Komik bile değil... Pala'nın ifade ettiği komikti ama kendini hem sosyalist hem de Büktel'in yakın arkadaşı olarak lanse eden bu kuyumcunun bu yargısı komik bile değil.. Komik duruma düşen sanırım Büktel...


        tiyatroyun.blogspot.com
        Bu site, T.C. Kültür ve Turizm Bakanı AKP'li Ertuğrul Günay'la Lemi Bilgin'in yönetiminde iyice gecekondulaşan Devlet Tiyatroları'ndan reklâm alabilmek umuduyla yayınlanmıyor. Bu site, başta Mustafa Demirkanlı olmak üzere, tiyatral faşizmi yeniden üretmek için LİNÇ KAMPANYASI düzenleyenlere karşı bi...

      • Coşkun Büktel MUSTAFA DEMİRKANLI'NIN YUKARIDA YAPTIĞI YORUMU SONRADAN SİLEBİLİR HAKLI ENDİŞESİYLE AŞAĞIYA KAYDEDİYORUM.

        Mustafa Demirkanlı İstekler12 ortak arkadaş
        Arkadaşlar, bu geyik muhabbetini bırakın... Ben utanıyorum ama Büktel bu şahsı arkadaşım olarak lanse etmeye utanmıyor... size kendi sesiyle ve görüntüsüyle sunuyorum: İşte Büktel'in kankası. "Ama her şeye karşın konu tiyatroysa iktidarda olan yönetim, Milli Görüş tabii ki tiyatroya müdahale etmeli…" Bu ana fikir... Bu görüşleri: Hilmi Bulunmaz: "…tiyatroyla ilgilenmeye başladılar bunu da çok mantıklı buluyorum. Benim sosyalist olmam, benim kaba dille söylersek Fettullahçılığa karşı olmam, kaba dille söylersek Milli Görüşe karşı olmam, Akepeye karşı olmam bu ülkenin realitesini değiştirmez. Bu ülkenin realitesi Adalet ve Kalkınma Partisi'ni iktidara getiren bir realite, dolayısıyla AKP'li, milli görüşten feyiz alan, Fettuhlahizmden feyiz alan kitlelerin tiyatroyla ilgilenmesi ve Şehir Tiyatroları'ndaki müstehcen , erotik oyunlara karşı tavır takınmalarını da son derece de doğal, doğru ve kendi açılarından da haklı buluyorum. .. Milli görüş politikasıyla hareket eden ve iktidarda bulunan bu mantığı, tırnak içinde bu bağlamda destekliyorum… Ama her şeye karşın konu tiyatroysa iktidarda olan yönetim, Milli Görüş tabii ki tiyatroya müdahale etmeli…" Bunlar da benim gördüklerim... Bir tuhaf durum, sosyalist olduğunu iddia eden, Büktel'in kankası, elmas kalemleri uluslararası taciri bu lafları edebiliyor, Büktel de net bir ifade kullanmadan, desteklerim de desteklemediklerim de var diyebiliyor… Yukarıdaki mantık ya, ya da sığmaz… Çünkü "Günlük Müstehcen Sırları" tıpkı İskender Pala gibi izlemeden eleştiriyor, müstehcen sözcüğüne birde "erotik" sözcüğünü katabiliyor, yuhh denir hatta ohaa denir. Garibim oyunu izlese acaba yüzü kızarır mı? Sanmıyorum… Oyunu burada anlatmayayım, anlatıp da ikisinin de yüzünü kızartmayayım. Benim arkadaşım olsa bu saniyede ilişkimi keserim… " Ama her şeye karşın konu tiyatroysa iktidarda olan yönetim, Milli Görüş tabii ki tiyatroya müdahale etmeli…" diyen birine en azından tiyatro adına selam bile vermem… Ama benim adım Coşkun Büktel değil… O konuya ittifaklar açısından bakar… Büktel'in ne yaptığı da umurumda değil… Dün, Hilmi'yi aşil topuğum olma diye suçlamıştı ve bunu çoktan unuttu… İlgilenenler Hilmi'nin bloğuna girip baksın ve not alsın kaç haber Haber Vaktim'den? Bu yazışmaları okuyanlar baksın ve dönüp Büktel'e sorsun: "Abi, şaka mı bu? Demirkanlı yine mi yalan söylüyor?" diye sorsunlar, sonra Büktel'in suçlamalarına bir daha baksınlar…

        Bütününü izleyip, Coşkun'un bu adamın neyine destek olduğunu anlamak için şu linke göz atmak gerekiyor sanırım, göz atarsanız Büktel'i de daha doğru algılayacaksınız. http://tiyatroyun.blogspot.com/2012/06/linc-kampanyasi-ana-sponsoru-tiyatro_17.html

        Büktel'in Hilmisi işte bu… Hilmi'nin Büktel'i kimdir bilemem…
        Haber Vaktim'le yatıp kalkan, "Günlük Müstehcen Sırlar"a "erotik" diyenlerin beynindeki müstehcenliği de algılamak sanırım tiyatroyla ilişkisi olanlara kalıyor... Komik bile değil... Pala'nın ifade ettiği komikti ama kendini hem sosyalist hem de Büktel'in yakın arkadaşı olarak lanse eden bu kuyumcunun bu yargısı komik bile değil.. Komik duruma düşen sanırım Büktel...


        tiyatroyun.blogspot.com
        Bu site, T.C. Kültür ve Turizm Bakanı AKP'li Ertuğrul Günay'la Lemi Bilgin'in yö...Devamını Gör

      • Coşkun Büktel 
        ŞU SAYFADA (http://www.facebook.com/coskun.buktel/posts/449802411704541) BAKİ KUBBE ADIYLA VE GÜYA BENİ SAVUNAN (ÜSTELİK DE BU KEZ GAYET MANTIKLI VE TUTARLI İFADELERLE YÜZDE YÜZ SAVUNAN TAKMA İSİMLİ BİRİ VARDI. BAKİ KUBBE ADLI BU TAKMA İSİMLİ KİŞİYE DEMİŞTİM Kİ:

        "Şu an mantıklı düşünebilen bir insan olduğunuzdan eminim ama iyi niyetinizden ve ne yapmaya çalıştığınızdan, yarın ne yapacağınızdan emin değilim. Haklı davalar haksız yöntemlerle savunulamaz. (...) bu söylemleriniz, en çok, benim 'Takma isimli sapıklar daima Mustafa Demirkanlı'yı destekliyorlar?' tezimi zayıflatmaya yarıyor. Siz eğer Mustafa Demirkanlı'nın kendisi değilseniz, lütfen, bir an önce vazgeçin! Benim takma isimle verilecek desteklere ihtiyacım yok! Hiçbir suç işlemediğinize ve yazdığınız her şey herkese karşı açık alınla da savunulabileceğine göre, ya gerçek adınızla ortaya çıkın ya sonsuza kadar susun! Bu isimle konuşmaya devam ederseniz, farklı bir açıdan, size de diğer sapıklar kadar karşı olacağımı bilin! Haklı davalar haksız yöntemlerle savunulamaz."

        SONUNDA BAKİ KUBBE GİTTİ. AMA GİDERKEN BANA VERDİĞİ TÜM DESTEKLERİ SİLMEYİ VE BÖYLECE (YUKARIDA LİNKİNİ VERDİĞİM SAYFADA) BEN SANKİ ONUNLA DEĞİL DE FİLİZ TERZİ'YLE KONUŞMUŞUM GİBİ BİR İZLENİM YARATMAYI İHMAL ETMEDEN GİTTİ.

        SAPIKLAR BANA KENDİLERİNİ ASLA YUTTURAMADILAR. ŞİMDİ KALKMIŞ ORHAN ALKAYA'NIN BANA ETTİĞİ KÜFÜRLERLE İLGİLİ OLARAK, GÖSTERDİĞİMİZ BELGEDEKİ TWITTER HESABININ (ALKAYA'NIN, TÜM TİYATRO YÜRÜYÜŞLERİNİ ORGANİZE ETTİĞİ 4000 İZLEYİCİLİ HESABIN) ORHAN ALKAYA'YA AİT OLMADIĞINI SÖYLÜYORLAR. BEN 50'NİN ÇOK ÇOK ÜZERİNDE TAKMA İSİMLİ, SAHTE HESAPLI SAPIKLA UĞRAŞTIĞIM HALDE, SAPIKLAR BENİ YANILTMAYI BİR KEZ BİLE BAŞARABİLMİŞLER Mİ Kİ, ŞİMDİ KALKMIŞ, ORHAN ALKAYA'YA AİT DEDİĞİM HESABIN ORHAN ALKAYA'YA AİT OLMADIĞINI SÖYLEYEREK, ÖZDEMİR NUTKU İFTİRASINDAN SONRA ALKAYA KÜFÜRLERİNİ DE AKLAMAYA ÇALIŞIYORLAR? Bakınız: http://www.facebook.com/coskun.buktel/posts/450417018309747


      • Coşkun Büktel BURAK CANEY TAKMA ADLI SAPIĞA TEŞEKKÜR ETMİŞ OLAN MUSTAFA DEMİRKANLI, SAPIKLARIN EN SAÇMA ÇARPITMA VE SAPTIRMALARLA MUSTAFA'YA DESTEK VERMESİNE, YANCILIK ETMESİNE ASLA KARŞI ÇIKMADI. VE NEDENSE 50'DEN FAZLA SAPIĞIN TÜMÜ HER ZAMAN MUSTAFA'YI DESTEKLEDİ. COŞKUN BÜKTEL'İ DESTEKLEYEN TAKMA İSİMLİ TEK KİŞİ DE, BÜKTEL KENDİSİNİ TEŞHİS VE TEŞHİR EDİNCE, VERDİĞİ TÜM DESTEKLERİ SİLEREK ORTADAN KAYBOLDU.

        (Kaynak: facebook)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder